Herkese selam!
Blog'a yeniden hoşgeldiniz. Kedi bakımıyla ilgili favorilerimden bahsedeceğim "Kedili Zamansız Favoriler" isimli bi' seri başlatıyorum. Bugün bu serinin ilk favorilerinden bahsedeceğim. Bu sürekli aydan aya yayınladığım bir içerik olmayacak; çünkü daha önce de bahsettiğim gibi kedi bakmak öyle çok masraflı bir eylem değil ve sürekli kedi bakımında kullandığınız malzemeleri değiştirmeniz gerekmiyor. O yüzden ürünler ve yeni keşiflerim biriktikçe ben bu içeriği yayınlıyor olacağım. Bu yazının YouTube kanalımdaki hâlini izlemek isterseniz de kanala bekliyorum. :) İzleyeceklere şimdiden iyi seyirler!
1- Bahsetmek istediğim ilk ürün zıplayan tavşan oyuncak. Bunu Mecidiyeköy'de yürürken bi' sokak satıcısından satın almıştım. Kestane ve Lokum şu an bununla oynamaya bayılıyor gerçekten. Bunu nereden satın alabilirsiniz, bilmiyorum ama büyük ihtimal yine bi' sokak satıcısından falan bulabilirsiniz. Sokakta çünkü yaygın olarak satıldıklarını gördüm.
Bi' de AliExpress gibi sitelerden sipariş edilen kedi oltaları var. Onların da kedilerin çok sevdiğini duymuştum. Onu da denemek istiyorum ama uzun sürede geleceği için tereddütlüyüm. Aslında kedilere alternatif oyuncak yaratmak istiyorum; çünkü genellikle ip ve eski ayakkabı bağcıklarıyla oynatıyoruz biz ya da kağıtlardan top yapıyoruz. Çok da seviyorlar aslında ama böyle alternatifler yaratmak da hoşuma gidiyor.
2- İkinci göstermek istediğim ürünse Parex markasından aldığım minik tüy toplayıcı. Bu gerçekten son derece küçük. Pek çok kedi sahibi genelde bunun standart boyuna aşinadır. Çünkü kediler mevsim geçişlerinde çok fazla tüy dökmeye başlıyorlar. O yüzden bu tip dönemlerde hem üstünüze başınıza dökülen tüyleri hem de koltuklara yapışan tüyleri temizlemek için güzel oluyor. Ama bu geçiş dönemlerinde Kestane veya Lokum'un kıyafetlerimin üstünde uyuduğu oluyor. Özellikle Lokum geçiş dönemlerinde çok fazla tüy döken bir kedi. Zaten doğası gereği çok tüylü. Dolayısıyla dışarı çıktığımda falan kıyafetlerimde olan kedi tüylerini gün ışığında fark ettiğim oluyor. Bunu da çantama atıp dışarıda öyle durumlarda kullanırım diye düşündüm. Çünkü hem çok hafif, hem de kocaman bi' şeyi çantamda taşımak zorunda değilim artık. Ben bunu Migros'ta gördüm aldım. Fiyatı da 5 ya da 6 liraydı.
Bununla ilgili tek sıkıntı çabuk bitebilecek olması olabilir. Ama sadece dışarıda kullanacağınız için ne kadar büyük sıkıntı yaratır; bilemiyorum. Çünkü biz zaten genelde evde standart boyunu kullanıyoruz ağırlıklı olarak.
3- Üçüncü göstermek istediğim ürünse Whiskas'ın tekli yaş mamaları. Bunların kuzulu olanını daha dün yediler. Marketlerde çok sık indirime giriyorlar. Geçen gün CarrefourSA'da sanırım yarı fiyatına bulmuştum. 1.5 liraya buldum; normalde 3.5 lira civarı oluyor. Dün de Migros'tan 1 alana ikincisi 1 lira gibi bir indirimden aldım. Bunların konserve içinde satılanları da var. Bu tekli olanların tanesi 100 gram; konservede olduğu zaman 400 gram. Konserve 4 tanesinden çok daha kârlı olabiliyor. Bizim genelde aldığımız kuru mamalar ağırlıklı olarak ton balıklı veya somonlu oluyor. Benim de evde yaptığım bir mama var. Evde kuru ya da yaş mama bittiği zaman çok çaresiz kaldığımda kedileri doyurabilmek için zeytinli-ton balıklı bir mama yapıyorum. Onun için de bi' video çekeceğim yakın bir zamanda. Ama dediğim gibi kuru mamalarımız sürekli balık içerikli oldukları için böyle arada bir kırmızı et içerikli yaş mamalar çok güzel oluyor. Bu kuzulu ve sığır etli olanları çok seviyorlar; Kestane bunları maksimum bu 7 dakikada falan yiyor. Bunları küçük bir kâse içerisine koyuyorum. Çok az da cattle'da su ısıtıyorum ama asla kaynar değil, ılık su. Belki 1 yemek kaşığı kadar içine o sudan katıp karıştırıyorum ki yemesi onlar için daha kolay olsun. Bayıla bayıla yiyorlar; bu aslında benim favorim değil, kedilerimin favorisi.
Bir de şunu eklemek istiyorum bununla ilgili: Bunu arada bi' alıp gidip kendi evinde beslediği kediye köpeğe veren insanlar olduğunu duydum. Yani cebinizde hiç para yoksa ve çok zor durumdaysanız tamam, bunu yapın ama genel olarak yapmayın. Çünkü bu 1 ya da 1.5 lira bi' şey. Evinizdeki kediye köpeğe zaten alıyorsunuz. Yani o paradan da gocunmayın. Onları evlatlarınız gibi görmeniz çok daha normal ve sağlıklı bir düşünce. Bunu gerçekten gidin; sokakta ihtiyacı olan kediye köpeğe verin, onlara yedirin. Çok daha mutlu oluyorlar ve çok daha hayırlı bi' şey yapmış oluyorsunuz. Bunu yapmayın: KAMU SPOTU.
5- Beşinci ürün ise Catherine Davidson tarafından yazılmış "Kedi Bakımı El Kitabı" isimli bir kitap. Kitabın yazarı bir uzman veteriner. İçinde harika ötesi bilgiler var. Kedi beslemek isteyen herkesin sahip olması gereken kitaplardan bir tanesi. Almanızı öneririm. Ben D&R şubelerinde bulamamıştım. Muhtemelen çok fazla satmayan bi' kitap olduğu ve daha "niche" bi' kitleye hitap ettiği için raflarda bulamıyorsunuz. Ama ben internet üzerinden almıştım; ya hepsiburada.com'dan aldım ya da D&R'ın internet sitesinden aldım, tam hatırlayamıyorum. Yani internette kolaylıkla bulabiliyorsunuz. İçerisinde genellikle kedi besleyenlerin de çok fazla bilmediği bilgiler var. Benim en çok dikkatimi çeken şey içinde kedi ilkyardımıyla ilgili bir bölüm olmasıydı. Yani kedinizin acil sağlık durumuyla ilgili bi' problemi olduğunda onu veterinere yetiştirene kadar neler yapabileceğinizle ilgili faydalı bilgiler var. Eğer böyle bi' kitap arayışı içindeyseniz kesinlikle öneririm.
Bi' de benim sizden bu tip içeriklerle ilgili nacizane bi' ürün önerisi isteğim olacak. Eğer bildiğiniz kedi-köpek bakımı ve pet sahiplenmeyle ilgili içerikler üreten bir dergi varsa -kaç ayda bir çıktığının falan önemi yok- öyle bi' yayın arayışı içerisindeyim. Türkiye'de Cat&Dog ve Kedici dergisi var. Tabi ki de çok fazla emek verip yayınlıyorlar; yanlış bi' şey söylemek istemiyorum ama Kedici dergisini içerikler anlamında çok çok faydalı bulmamıştım. Genelde daha çok kedi sahiplenen insanların oraya gönderdiği içerikler üzerine kurulu bir dergi olduğunu gözlemledim. Zaten sürekli çıkan bir dergi değil. Cat&Dog ise ağırlıklı olarak köpek bakımı üzerine yayın yapıyor. Bu yurtdışından bir dergi ve İngilizce bir içerik de olabilir; eğer öyle bi' bilginiz varsa lütfen benimle paylaşın. Çünkü öyle dergilere merakım var. O dergilerden aldığım içerikleri toparlayıp burada paylaşabilirim. Paylaşım yaparken bahsettiğim bu kitaptan da çok fazla faydalanıyorum. Çünkü içerisinde çok faydalı bilgiler olabiliyor. Bi' de sonuçta bizler sadece kedi besleme konusunda nacizane deneyimli insanlarız. Usta ya da veteriner değiliz. Dolayısıyla ordan burdan bilgi bulmak yerine bu tip yerlerinden bilgi toparlayıp paylaşım yapmak, sağlam bilgileri paylaşmak çok daha faydalı oluyor. O yüzden öyle içeriklere merakım var. Sizin bu içeriği ne zaman gördüğünüzün bi' önemi yok; 1 sene sonra da görseniz lütfen bana aşağıda yorum olarak bırakın "Doğa ben böyle böyle bi' şey biliyorum" diye. Çok mutlu olurum.
6- Son favorim ise elle tutulamayan bir favori. Ben bu içeriği paylaşırken geçtiğimiz haftalarda Anneler Günü vardı ve Anneler Günü için pek çok kedi maması markası Anneler Günü'nü kutlayan reklamlar yaptılar. Bunlardan en hoşuma giden ProPlan'ın yaptığı Anneler Günü reklamı oldu. "Onları evlatlarınız gibi sevdiğinizi biliyoruz; tüm pet sahiplerinin Anneler Günü kutlu olsun" gibi bir mesajı ve teması olan bir reklamdı. Gerçekten çok hoşuma gitti. İzlemek isterseniz buradan reklama erişebilirsiniz.
Whiskas'ın da Anneler Günü reklamı vardı; onu da çok beğendim ama çok Nevin anne üzerine yoğunlaşmıştı :) Gene de o da güzeldi. Eskiden böyle şeyler yapılmıyordu çünkü. Hayvan sahiplenmek sadece "hayvan sahiplenmek" gibi bi' şeydi algı olarak. Ama şimdi böyle annelikle özdeşleşmiş olması çok hoşuma gidiyor. Reklamlar da çok hoşuma gidiyor o yüzden. Her ne kadar arkasında kapitalist çıkarlar yatsa da tabi ki de duygularımıza hitap eden içerikler oluyor.
Benim size anlatmak istediklerim bu kadardı. Dediğim gibi elimde böyle ürünler veya izleyebileceğiniz-okuyabileceğiniz kedi bakımıyla ilgili belgesel ya da kitap önerileri biriktikçe onları da paylaşmaya çalışacağım. Umarım hoşunuza gitmiştir. İçeriği ağzımdan dinlemek isterseniz de tekrar YouTube kanalıma beklerim. Bi' sonrakinde görüşürüz! :)




0 yorum:
Yorum Gönder